BOTANİK BİTKİ

Kültürpark'ın Bitki Varlığı

Kültürpark’ın bitki varlığı

 

İzmir’in kalbinde, Basmane’den Kahramanlar’a ve Alsancak’a dek uzanan 420 bin metrekare alanda kurulu Kültürpark’ın yeşil zenginliği, 1936 yılında dikilen ilk ağaçlarla oluşmaya başladı. Parkın ilk bitkisi, 1 Ocak 1936’da dönemin İzmir Valisi Fazlı Güleç ve İzmir Belediye Başkanı Dr. Behçet Uz tarafından dikilen kurtbağrıdır (Ligustrum vulgare L.). Kültürpark'ın kuruluş aşamasındaki ağaçlandırma çalışmalarında Rus araştırmacılar görev almıştı. İlk planda, Basmane ve Montrö kapıları arasındaki alan Botanik Bahçesi olarak ayrılmış ve getirilen değişik bitkiler önce buraya dikilmişti. Daha sonra bu bitkiler çoğaltılarak Kültürpark’ın tamamına yayıldı.

Anavatanı Amerika, Avrupa ve Uzak Doğu olan, pek çok bitki türü Kültürpark florasında yer alıyor. Çok farklı coğrafyalardan gelen bitkileri bünyesinde barındırdığı için uzmanlar, parkın bir arboretum niteliği taşıdığını belirtiyor. Parkta genel olarak kızılçam (p.brutia) ve fıstık çamından (p.pinea) oluşan çam (pinus) türlerinin baskınlığı gözleniyor. Ana girişlerde palmiye (Washingtonia), tali yollarda ise çam (pinus) ve dut (morus) yer alıyor. Ağaçlı alanlarda da zemin yeşillendirilmesi için orman sarmaşığı (hedera helix) dikilmiş.

133 tür saptandı
 

Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nin, İzmir Büyükşehir Belediyesi ile imzaladığı protokol çerçevesinde yaptığı çalışmayla 133 türde 7 bin 724 bitkinin yer aldı saptandı. Bitkisel materyalin kategorilere göre sayısal dağılımı hazırlandı. Buna göre Kültürpark’ta yoğunluklu olarak iğne yapraklı ağaç ve ağaççıklar kategorisi altındaki türlerin bulunduğu belirlendi. Bu türler, aşağıdaki tabloda görülebilir.

Çizelge: Kategorilere göre bitkisel materyalin tür dağılımı

 

Kategoriler

Tür sayısı

İğne yapraklı ağaç ve ağaççıklar

26

Geniş yapraklı her dem yeşil ağaç ve ağaççıklar

11

Geniş yapraklı yaprak döken ağaç ve ağaççıklar

46

Meyveleri yenebilen her dem yeşil ağaç ve ağaççıklar

10

Meyveleri yenebilen yaprak döken ağaç ve ağaççıklar

21

Geniş yapraklı monokotiledon ağaçlar (palmiyeler)

5

Çalılar (boyu 2 metreden fazla)

14

Toplam tür sayısı

133


Kültürpark’taki önemli bitki türleri
 

1. Aesculus hippocastanum L. (Atkestanesi)

(Fam: Hippocastanaceae)

20-30 metre yüksekliğinde, yuvarlak tepeli ağaçlardır. Anayurdu Balkan Yarımadası olan tür, 17. yüzyılda Avrupa’da yayılmıştır. Türkiye’de ise, park-bahçelerde süs bitkisi olarak yetiştirilmektedir. İzmir'in birçok yerinde gözlenmemesine karşın, Kültürpark'ta bulunan güzel örnekleri mevcuttur.

2. Ginkgo biloba L. (Japon eriği)

(Fam: Ginkgoaceae)

Ginkgo biloba (mabet ağacı), günümüzde varlığını sürdüren, hiçbir yakın türü veya benzeri bulunmayan, tamamıyla kendine özgü bir ağaçtır. Bilinen yaşayan fosil türlerinin en iyi örneklerinden biridir. Bu ağaç Türkiye’de gümüş kaysı, filkulağı, kız saçı, Çin yelpaze çamı gibi isimlerle de anılmaktadır. Ginkgolar 20-35 metre yüksekliğe varan (Çin’deki bazı Ginkgoların boyu 50 metreyi aşabilmektedir), orta ile geniş arası boyutlarda, yaprak döken ağaçlardır. Zirveleri çoğu kez köşeli, yaprakları uzun ve dağınıktır. Kültürpark'ta, Montrö ve Lozan kapılarından girdiğimizde sol taraftaki parsellerde gözlenmektedir.

3. Magnolia liliiflora (Yaprağını döken manolya)

(Fam: Magnoliaceae)

Kışın yaprağını döken, çalı ya da 5-6 metre kadar boylanabilen küçük ağaçlardır. Anavatanı Çin’dir. Yurdumuzda ise kışları ılıman geçen bölgelerdeki park ve bahçelerin beğenilen ağaçlarındandır. Yaprak döken manolyalar, tarihte doğadan sökülüp ehlileştirildiği bilinen ilk bitkilerdendir. Park ve bahçelerde, korunaklı yerlerde tek olarak kullanılan bir türdür. Kültürpark'ta, Lozan Kapısı’ndan girdiğimizde sağ taraftaki parselde güzel bir örneği bulunmaktadır.

4. Phytolacca dioica L. (bella sombra ağacı, güzel gölge ağacı)

(Fam: Phytolaccaceae)

Kışın yaprağını döken, bazı yerlerde tamamen dökülmeyen, yuvarlak tepeli bir ağaçtır. Anavatanı Güney Amerika'dır. Çok hızlı büyür. Gövdesi fazla su depoladığı için yangınlara dayanıklıdır. Yurdumuzda, güney illerinde park ve bahçelerde yetiştirilmektedir. Kültürpark’a 1947 yılında, bugün Celal Atik Spor Salonu’na yanındaki alana Halikarnas Balıkçısı Cevat Şakir Kabaağaçlı tarafından dikilmiştir. Bulunduğu yerde, Balıkçı’nın adını taşıyan bitkilik oluşturulmuştur. Boyu 35 metredir. 200 metreye kadar ulaşabilir. 4 bin yaşına kadar yaşayabildiği bilinmektedir.

6. Hedera helix L. (Duvar sarmaşığı)

(Fam: Araliaceae)

Her dem yeşil, 30 metre kadar boylanabilen, yerde veya kayalar üzerinde halı gibi yayılan veya ağaçları sararak yükselen ve de zamanla ağacı boğup, öldüren odunsu bir bitkidir. Anavatanı Avrupa ve Asya’dır. Kültürpark’taki sarmaşıklar kültür formu olduğundan ve çelikle çoğaldığı için çiçeklenme ve sonra da meyve oluşumu gözlenmemektedir. Kültürparktaki bitki örtüsü dendiğinde akla ilk gelen, bütün ağaç ve çalı gruplarının altını halı gibi örten hederalardır.

7. Laurus nobilis L. (Defne)

(Fam: Lauraceae)

Yaz kış yeşildir. Bu özelliği nedeniyle de, ölümsüzlüğü simgelemektedir. Bir çalı veya 15 metre kadar boylanabilen, yuvarlak tepeli ağaçlardır. Anavatanı Balkanlar ve Anadolu’dur. Ülkemizde Akdeniz ikliminin görüldüğü yerlerde doğal olarak yetişir. Mitolojiye de konu olmuş bir ağaçtır.

8. Phoenix dactylifera L. (Hurma)

(Fam: Polmae)

Her zaman yeşil, 3-5 metre genişliğinde tepe yapabilen, 30 metreye kadar boylanabilen ağaçlardır. Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkelerinde meyve üretimi amacıyla, ülkemizde ise Akdeniz ve Ege bölgelerinde süs bitkisi olarak yetiştirilir. Tropik bir bitki olan hurma ağacından, sıcağı çok sevdiği için yurdumuzda meyve elde edilememektedir. Babil’de günümüzden 5000 yıl önce tarımı yapılmaya başlanmıştır. Tarihçi Herodot da, yazılarında hurma ağacı ormanlarından bahsetmektedir. Mezopotamya'da MÖ IV. Yüzyıla ait duvar resimlerinde ve kabartmalarda hurma ağacı yer almıştır.

9. Pittosporum tobira Ait. (ağaç formu) ve Pittosporum tobira nana (çalı formu) (Pitosporum)

(Fam: Pittosporaceae)

Her daim yeşil, 5-6 metre kadar boylanabilen ağaç formu; yada 40-50 cm yükselebilen, dekoratif görünümlü yüksek yer örtücüsü şeklinde, bodur çalı formu bulunmaktadır. Kültürpark'ta her iki tür de mevcuttur. Anavatanı, çalı ya da ağaç formunda bol miktarda bulunan Çin ve Japonya'dır. Ülkemizde sadece kışların fazla karlı geçtiği bölgelerde yetişmez.

GÖRSELLER